Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yabancı gözlemciler İTC’nin erkenden direnmeye hazırlandığının farkındaydılar. Örneğin, 24 Ocak 1919 tarihli Le Temps şunları yazıyor: “Cemiyetin birçok üyesi, yoldaşlarını sağlamlaştırmak ve sonunda komiteler örgütlemek için vilayetlere gidiyor.” 5 Şubat 1919’da aynı gazete şunları yazıyor “İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin örgütü, Jön
KURTULUŞ SAVAŞI'NDA İÇ iSYANLAR Ali Batı Olayı (11.05.1919 - 18.08.1919) 1. Bozkır İsyanı (27.09.1919 - 04.10.1919) 2. Bozkır İsyanı (20.10.1919 - 04.11.1919) 1. Anzavur İsyanı (25.10.1919 - 30.11.1919) Şeyh Eşref İsyanı (26.10.1919 - 24.12.1919) 2. Anzavur İsyanı (16.02.1920 - 16.04.1920) 1. Düzce İsyanı (13.04.1920 - 31.05.1920) 2. Düzce İsyanı (19.07.1920 - 23.09.1920) 1. Yozgat İsyanı (15.05.1920 - 27 . 08.1920) 2. Yozgat İsyanı (05.09.1920 - 30.12.1920) Zile İsyanı (25.05.1920 - 21.06.1920) inegöl İsyanı (20.07 . 1920 - 20.08.1920) Konya İsyanı (02.10.1920 - 22.11.1920) Mili Aşireti İsyanı (01.06.1920 - 08.09.1920) Cemil Çeto İsyanı (20.05.1920 - 07 . 06.1920) koçgiri İsyanı (06.03.1921 - 17.06.1921) Çerkez Ethem İsyanı (27.12.1920 - 23.01.1921) ,Demirci Mehmet Efe İsyanı (01.12.1920 - 30.12.1920) Pontus İsyanı (Kasım 1918 -Şubat 1923)
Sayfa 237 - kaynak yayınları
Reklam
Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe kuvvetleri , Yunanlarla çarpışmaya başladı.
Düzenli ordu genişletilirken, Kuva-yı Milliye birliklerini düzenli ordunun içine almak için çaba gösteriliyordu. Buna Demirci Mehmet Efe ve Çerkez Ethem karşı çıkmışlardır. 11 Aralık’ta ayaklanan Demirci’ye karşı Refet Paşa komutasında bir kuvvet gönderildi, Efe yenildi ve daha sonra teslim oldu. Çerkez Ethem’in düzenli orduya katılması için birçok görüşmeler yapıldı fakat o razı olmadı ve meydan okudu (1 Ocak 1921). Üzerine gönderilen kuvvetler 5 Ocak’ta Kuva-yı Seyyare’nin karargâhının bulunduğu Gediz’e girdiler. Ethem Yunanlılara sığındı.Ethem’in durumu tarihçilerimiz tarafından farklı farklı değerlendirilmektedir. Kimisi onu hain diye nitelerken, ondan yana değerlendirmeler de yapılmaktadır. Ethem’in iç savaş sırasında yaptığı hizmetlerin olağanüstü önemini kimse tartışmamaktadır. Yine, düzenli orduya katılmak konusunda gösterdiği direnç eleştirilebi- lirse de, bunu ihanet olarak tanımlamak zordur. Aynı biçimde canını ya da özgürlüğünü kurtarmak için Yunanlılara sığınması da sanırım ihanet sayılmasa gerek. Önemli olan, Yunanlılara sığındıktan sonra ülkesi aleyhinde çalışıp çalışmadığıdır. Çalıştıysa o zaman ihanet gün- deme gelir. Bunu iyi incelemek gerekir